Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya heyetleri, “diplomatik normalleşme” amacıyla bugün yeniden İstanbul’da buluştu. Görüşmelerde Ukrayna dosyası gündem dışı kalırken, diplomatik temsilciliklerin işleyişi ana konu oldu. Böylece taraflar, doğrudan iletişim kurarak süregelen sorunları masaya yatırmayı hedefledi.
Diplomatik kaynaklara göre, görüşme sabah saat 10.00’da Rusya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda başladı. Rusya’yı, yeni Washington Büyükelçisi Aleksandr Darçiyev temsil etti. ABD heyetine ise Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili Sonata Coulter başkanlık yaptı. Bu görüşme, Şubat ayında Suudi Arabistan’da atılan adımların devamı niteliğinde gerçekleşti. İlk tur ise yine İstanbul’da yapılmıştı.
Bu yeni turda odak tamamen büyükelçilik operasyonlarının düzenlenmesi üzerine kuruldu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, konuyla ilgili net bir açıklama yaptı. Bruce, görüşmelerin Ukrayna savaşı ya da genel ikili ilişkilerle ilgili olmadığını belirtti. Ona göre, “diplomatik normalleşme”, yalnızca Ukrayna’da barış sağlanınca mümkün hale gelebilecek.
Ancak masadaki gündem oldukça yüklü. Taraflar, diplomatlara uygulanan vize kısıtlamalarını ve mülk sınırlamalarını karşılıklı olarak dile getiriyor. ABD, altı Rus mülküne kısıtlama getirmiş durumda. Bu mülkler arasında Long Island’daki Killenworth, Maryland’deki Pioneer Point, San Francisco ve Seattle’daki konsolosluklar yer alıyor. Washington ve New York’taki ticaret ofisleri de bu listeye dahil.
Öte yandan, Rusya da diplomatlarına maaş ödemekte zorlandığını vurguluyor. Batılı yaptırımların doğrudan etkisiyle karşı karşıya kalan Moskova, çözüm arayışında. ABD’li diplomatlar ise Rusya’da ciddi hareket kısıtlamaları yaşadıklarını sıkça dile getiriyor.
Geçmişte yapılan tutuklu takası da bu diyaloğun önemini ortaya koymuştu. Türkiye’nin arabuluculuğunda yürütülen bu takasta 26 kişi karşılıklı olarak serbest bırakılmıştı. Bu operasyon Ankara’da, yedi uçaklık özel bir düzenlemeyle gerçekleşmişti.
Bugünkü temaslar, taraflar arasında yeni bir pencere açmayı amaçlıyor. Diplomatik krizler artarken, doğrudan diyalog her zamankinden daha değerli hale geldi. Taraflar, farklılıklarını konuşarak çözmek istiyor. Bu süreç, “diplomatik normalleşme” yolunda küçük ama önemli bir adımı temsil ediyor.
İstanbul’da yürütülen bu görüşmeler, yalnızca sembolik bir buluşma değil. Aynı zamanda, “diplomatik normalleşme”arayışının somut bir parçası olarak dikkat çekiyor.