Eski ABD Başkanı Donald Trump, seçim kampanyası sürecinde dikkat çeken ifadeler kullandı. Öne çıkan tehdit ise şu cümlede özetlendi: “Moskova’yı yerle bir edene kadar bombalarım.”
Trump, geçtiğimiz yıl New York ve Florida’da bağışçılarla düzenlediği özel toplantılarda bu çıkışı yaptı. CNN’in elde ettiği ses kayıtlarına göre Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e net bir uyarı gönderdi. Toplantılarda yaptığı konuşmalarda, Putin’i Ukrayna’ya saldırmaktan caydırmak için radikal bir tehditte bulundu.
Trump, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Putin’e açıkça söyledim. ‘Eğer Ukrayna’ya girersen Moskova’yı yerle bir edene kadar bombalarım. Başka çarem yok.’ dedim.” Bu sözleriyle “Moskova’yı yerle bir edene kadar bombalarım”ifadesini tekrar vurguladı.
Konuşmasında sadece Putin’i hedef almadı. Çin lideri Şi Cinping’e de Tayvan konusunda benzer bir mesaj verdiğini anlattı. Trump, “Ona, ‘Tayvan’a saldırırsan Pekin’i bombalarız’ dedim. Beni deli sandı. Ama sorun yaşamadık,” diyerek benzer tehditleri Çin’e de yönelttiğini belirtti.
Ayrıca Trump, kendi başkanlığı döneminde Ukrayna ve Gazze’deki çatışmaların yaşanmayacağını savundu. Biden’ı eleştiren Trump, kendisinin görevde olması halinde savaşların başlamayacağını ileri sürdü. Bu görüşüyle birlikte “Moskova’yı yerle bir edene kadar bombalarım” tehdidini bir kez daha gündemde tuttu.
Ses kayıtlarında Trump, ABD’deki üniversitelerde düzenlenen Filistin yanlısı protestolara da değindi. Protestolara katılan öğrencileri sınır dışı edeceğini söyledi. “Bu öğrencileri ülkeden atardım. O zaman protestolar dururdu,” şeklinde konuştu.
Trump’ın açıklamaları Amerikan kamuoyunda ve uluslararası çevrelerde yankı uyandırdı. Çünkü “Moskova’yı yerle bir edene kadar bombalarım” sözü, diplomatik dengeleri sarsabilecek türden bir çıkış olarak kayıtlara geçti.
Trump’ın bu sözleri, önümüzdeki seçim döneminde nasıl bir dış politika izleyeceğine dair ipuçları sundu. Ayrıca tehditlerinin sadece iç politika malzemesi olup olmadığı da tartışma konusu oldu.