ABD Başkanı Donald Trump, son günlerde artan bölgesel gerilimler üzerine net mesajlar verdi. İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatma ihtimaliyle birlikte, petrol fiyatları hızla yükseldi. Trump bu duruma sert tepki gösterdi. “Petrol fiyatlarını düşürün” çağrısını üç kez yineledi.
Öncelikle, ABD’nin İran’daki üç nükleer tesise düzenlediği hava saldırısı, bölgedeki tansiyonu zirveye taşıdı. Trump, Fordo, Natanz ve İsfahan’daki tesislerin hedef alındığını açıkladı. Bu saldırıların doğrudan İran’ın nükleer kapasitesini yok etmeye yönelik olduğunu belirtti.
Trump, ulusa sesleniş konuşmasında İsrail ile tam bir koordinasyon içinde hareket ettiklerini söyledi. Bu iş birliğini “İran barış yapmalı” cümlesiyle pekiştirdi. Ayrıca, gelecekteki saldırıların çok daha yıkıcı olacağını belirtti. Bu çıkışı, Orta Doğu’da yeni bir kriz sürecini tetikledi.
Buna karşılık İran, ABD’nin saldırılarına güçlü bir cevap vereceğini duyurdu. İran Meclisi, Hürmüz Boğazı’nı kapatma planını onayladı. Nihai kararın ise dini lider Hamaney’in onayına bağlı olduğu bildirildi. İran, “tüm seçenekler masada” diyerek sert bir karşılık sinyali verdi.
Ancak Trump, bölgedeki krizin ekonomik etkilerine de dikkat çekti. “Petrol fiyatlarını düşürün” mesajı, yalnızca ABD’ye değil tüm dünyaya yönelikti. Artan fiyatların düşmanın elini güçlendireceğini söyledi. Bu ifadeyi üç kez kullanarak uluslararası toplumu uyardı.
Sonuç olarak, petrol fiyatlarını düşürün çağrısı, Washington’un enerji piyasalarındaki istikrar arayışını gösteriyor. Bu mesaj, hem ekonomik hem de stratejik dengelerin korunması açısından önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Trump’ın tepkisi, petrol fiyatlarını düşürün söylemiyle küresel gündemin merkezine yerleşti.